42 yıllık doktor, anılarını kitap yaptı…
Meslek yaşamı boyunca başından geçen olayları bir kitapta toplayan Doktor Sadık Özen, ”Kitabımı hekimliğin sanıldığı kadar ve karlı bir iş olmadığını gösterip, hekimler hakkındaki yanlış yargıların önüne geçmek için yazdım” dedi.
Zaman zaman hekimler hakkındaki ön yarğıların şaka yoluyla açığa vurulduğunu belirten Doktor Özen” örneğin yeğenlerimden biri, bir gün bir sohbet sırasında, bana: ”Dayı sözüm sana dedil, alınma, Doktorluk dediğin iki tık tık, bir şık şık al parayı at cebine” demişti. Beni kastetmediğini bildiğim için ona kırılmamıştım. Ama bir hekim olarak üzülmüştüm.” diye konuştu.
IŞTE ILGINÇ BIR ANI
Sınav gibi muayene
Muayeneye gelen yaşlı bir kadına doktor sordu:
”Şikayetin nedir?”
”Dohtur degil misen? Sen bilesen!”
Bu söz üzerine doktor başka bir şer sormadı ve:
”Şuraya geç, soyun!” dedi.
Doktorun işi zordu. Ama bir anda Hocası Prof. Dr. Zafer Paykoç’un öğüdünü hatırladı. Zafer Hoca şunları söylemişti:
”Bazı hastalar konuşmak istemezler. Ağızlarından laf almakta zorlanırsın, ama unutmayınız ki, kardeş bir meslek erbabı, hastalarını hiç konuşturmadan tedavbi etmektedir.”
Tepesinden tırnağına kadar her yerini gözden geçirip, bu hastaya teşhis koymaya çalışacaktı. Genel durumunu gözden geçirdi. Nabzını saydı, tansiyonunu ölçtü. Sıra gözlerinin muayenesine gelmişti. Kadının bir gözünde katarak oluşmuştu. Bunu görünce:
”Bu gözün ne zamandan beri görmüyor?” diye sordu. Bunun üzerine kadın;
”Şimdiye kadar hiçbir doktor, gözüme perde indiğini anlamamıştı. Sen dikkatli bir dohtorsun. Sana eziyet olmasın. Her derdimi anlatacağım.” Dedi ve bütün şikayetlerini birbiri arkasına sıraladı.